Geç Olmadan Kıymetini Bilin! Sevdiğinize Sahip Çıkın
Günlük hayatımızda farkında olmadan sevdiklerimizi kırabiliriz. Ancak zamanında edilmeyen bir özür, bazen her şeyi geç kalmış hale getirebilir. Peki, bir özür, kırılan bir kalbi onarmaya yeter mi?
Bir adam, eşini kırdıktan hemen sonra akşam yemeğini hazırlamasını ister. Kadın, hiçbir şey söylemeden sofrayı kurar. Adam hızla yemeğini yerken, tuzsuz olduğunu fark eder ve eşinden tuz getirmesini ister. Kadın, “Sen yemeğine devam et, ben getiririm” der. Adam sabırsızca bekler, defalarca sorar, ancak tuz bir türlü gelmez. Nihayetinde, adam tuzsuz da olsa yemeğini bitirir.
Tam o anda eşi mutfaktan elinde tuzla geri döner. Adam şaşkınla, “Artık tokum, tuzun ne anlamı kaldı?” diye sorar. Kadın ise anlamlı bir bakışla cevap verir: “Senin kalbimi kırdıktan sonra ettiğin özür de, karnın doyduktan sonra gelen tuz gibi… Artık bir anlamı yok.”
Bu hikaye, günlük hayatımızda söylediğimiz sözlerin ve yaptığımız hareketlerin zamanında telafi edilmezse bir anlamı kalmadığını gözler önüne seriyor. Araştırmalara göre, insanların %70’i kırıldıkları zaman, zamanında ve içten bir özür bekliyor. Geç kalınmış bir pişmanlık ise karşı taraf için bir anlam taşımıyor.