Devlet Bahçeli’den P-KK’ya Fesih Çağrısı: Tarih ve Yer Verdi!

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, terör örgütü PKK’nın tamamen feshedilmesi gerektiğini vurgulayarak, bu sürecin uzatılmasının çeşitli komplo ve provokasyonlara yol açabileceğini belirtti. Yazılı bir açıklama yayınlayan Bahçeli, PKK’nın 4 Mayıs 2025 tarihinde Muş’un Malazgirt ilçesinde kongre toplayarak kendisini feshetmesi gerektiğini söyledi.

“Silah Bırakılmalı, Kongre Kararı Gecikmemeli”
Bahçeli’nin açıklamasında, Nevruz Bayramı’nın barış ve birlik mesajı taşıdığına dikkat çekilirken, Türkiye’nin içinden geçtiği hassas sürecin iyi değerlendirilmesi gerektiği ifade edildi. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Terörsüz Türkiye için artık zaman kaybedilmemeli, PKK kendini feshederek silah bırakmalıdır. Bu süreçte yaşanabilecek gecikmeler, farklı provokasyonlara ve komplolara zemin hazırlayabilir.”

Bahçeli, Hıdırellez öncesinde, 4 Mayıs 2025 tarihinde Muş’un Malazgirt ilçesinde PKK’nın kongre toplayarak fesih kararını açıklaması gerektiğini belirtti. MHP lideri, bölücü terör örgütünün varlığını sürdürme çabasının Türkiye’nin huzur ve güvenliği açısından büyük bir tehdit oluşturduğunu söyledi.

PKK Cephesinden Açıklama
PKK yöneticilerinden Duran Kalkan, Bahçeli’nin çağrısına yanıt niteliğinde bir açıklama yaparak, “PKK kongresini ancak Abdullah Öcalan toplayabilir” ifadelerini kullandı. Kalkan’ın açıklamaları, örgütün içinde farklı görüşlerin bulunduğunu gösterirken, PKK’nın nasıl bir yol izleyeceği konusunda henüz net bir karar almadığını ortaya koydu.

Nevruz ve Hıdırellez Mesajı
Bahçeli, açıklamasında Nevruz Bayramı’nın Türk milletinin ortak değeri olduğunu vurgularken, bu yılki kutlamaların Türkiye’nin birlik ve beraberliğine mühür vurması gerektiğini belirtti.

“Nevruz, yalnızca baharın gelişi değil, aynı zamanda milli birlik ve kardeşliğimizin sembolüdür. Cumhurbaşkanımızın da aktif katılımıyla, ülkemizin içinden geçtiği bu dönemde birlik ve beraberlik mesajları güçlendirilmelidir.”

MHP lideri, PKK’nın kongre çağrısını bir sonlandırma hamlesi olarak görürken, bu sürecin uzaması durumunda iç ve dış provokasyonların kaçınılmaz olacağını savundu.